
Şirkin mantığı kavranmadığı zaman, Kur’an veya sünnetten nakillerle bir sonuca asla varılamaz.
Şimdi bu konuyu, nerdeyse bütün kelam kitaplarında olan bir tanım ile açıklayalım. Oda, Vacip-mümkün ve mumteni (muhal)
Bu üç tanım, aklın muhkematıdır. Yani birşey ya Allah’ın zatı gibi Vacibul Vucuddur, (varlığı zorunlu), ya mumkinul vucud(varlık ve yokluğu arasında bir farkın olmaması) yada Mumteniul Vucud’dur. (Aklen imkansız olması)
Şirkin mantığını bu kısımda ele almadan önce, anlamamız gereken bir kural var oda.
ALLAH ŞİRKİ İSTEMEZ – İZİN VERMEZ, ŞİRK HİÇBİR ZAMAN DEĞİŞMEZ.
Bu kuralı bir yere not alın, çünkü bu konuda belirleyici bir noktadır.
Allah, şirke asla izin vermez cünkü bu MUMTENİUL VUCUD’dur. (İmkansız) eğer Allah buna izin verirse kendisi dışında bir ilahı kabul etmiş olur dolaysıyla kendisi ilah olmuş olmaz. Bundan dolayı, şirk de hiçbir zaman değişmez.
Cevheru Tevhid adlı meşhur eserde şöyle bir kısım vardır;
فَكُلُّ مَنْ كُلَّـفَ شَرْعًـا وَجَبَـا
عَلَيْهِ أَنْ يَعْـرِفَ: مَـا قَـدْ وَجَبَـا
لِلّـهِ وَالجَائـزََ وَالمُمْتَنِـعَـا
Şeran mükellef olan kimselerin; Allah için, Vacib-Caiz(mümkün)-Mumteni olanı bilmesi vaciptir.
Buna şerh yapan Bacuri, Tuhfetul Mürid eserinde “Mumteni” şöyle tanımlamaktadır.
“Allah, hakkında imkansız olandır… Örneğin Allah’u Teala’ya şirk…”
Bizim ifade etmek istediğimiz de tam olarak budur, şirk olan şey Allah’a mumteni olanı izafe etmekle gercekleşir.
Şimdi meseleyi biraz daha pratik hale getirelim.
Bugün tekfir ehli derki, Alimul Ğayb olan Allah’tır. Dolaysıyla kim Allah’tan başka gaybı bildiğini iddia ederse müşrik olur. Yani bugün benim şeyhim yarın ne olacağını bilir diyen Sufi müşriktir!
Şimdi bunu ilk kuralımızla ele alalım, Allah isterse bir şeyhe gaybden haber verir mi?
Eğer cevabınız evet ise, (doğru olan bu.) O zaman bu mesele MUMTENİ olmaz çünkü Allah asla şirke izin vermez.
Eğer cevabınız hayır ise, evet bu şirktir ancak başka bir ilaha itikad gerekir çünkü muhal olan kısma dahil edilir.
Al-i İmran/49 da Hz.İsa;
وَاُنَبِّئُكُمْ بِمَا تَأْكُلُونَ وَمَا تَدَّخِرُونَۙ ف۪ي بُيُوتِكُمْۜ
(Allah’ın izni) Evlerinizde ne yiyip ne biriktirdiğinizi size haber veririm. Buyrulmaktadır.
Şimdi ilk kuralımıza, tekrar dönüyoruz. ŞİRK HİÇBİR ZAMAN değişmez ise Allah Hz.İsa’ya nasıl olur da gaybden haber vermesine izin verir.
Bu örnekte varılan zorunlu sonuç, şirk olan şey gaybten haber vermek değil.
Allah’dan başka bir ilahin olduğuna itikad edip, yani ona ilah vasfı verip sonra Allah’a rağmen daha açık ifadeyle Allah izin vermediği halde gaybı bildiğini iddia etmek.
Peki sorun bakalım bugün tasavvuf ehlinin böyle bir iddiası var mı?
Şirk diye ortaya atılan bütün iddiaları böyle ıspat edebilirsiniz. Sadece şu kritik soruyu sormanız yeterli…
Allah isterse olur mu?
Eğer cevap evetse bunun, şirk olması imkansız. (Çünkü Allah sirki istemez)
Eğer cevap hayır ise, o zaman Allah’ın birliğini bozan başka bir ilaha itikad edilmiştir, ve Allah’a rağmen birşeyler iddia edilmiştir. Buda zaten şirkin kendisidir.
Bugün kendine müslüman diyen hiçbir taife Allah’tan başka bir İlaha itikad etmemekte. Allah’ın mutlak gücünden hicbirşeyi eksiltmemektedir.
Konu anlaşılsin diye son bir örnek verecem, gerisini siz pratik yaparsınız 🙂
Tekfir ehli derki; Allah, Hastalanan kimseye şifa verendir. (Bu tevhidin ıspatıdır) Kim Allah’tan başkası için benim hocam benim şeyhim şifa verir, derse (şirki ıspat etmiş olur) müşrik olur.
Şimdi hemen usulumuzu uyguluyoruz;
Allah isterse bir kişinin şifa vermesine izin verir mi?
Eğer cevap evet ise, bu şirk kapsamına girmez çünkü Allah şirke izin vermez.
Eğer cevap hayır ise, evet bu şirktir, ancak burada başka bir ilahın varlığına itikad edilmiş olması zorunlu hal alır.
Çünkü yine Al-i İmran/49 da Hz.İsa için (…Körü ve alacalıyı iyileştiririm ve Allah’ın izniyle ölüleri diriltirim. ) buyrulmaktadır.
Şirk olan bir kişinin buna kudreti olması değil şirk olan Allah izin vermediği halde, Allah’a rağmen birinin böyle yapabileceği inancıdır.
Yani özetle, Şirk bir kişinin Allah’tan başka bir ilahi tanıması, onu Allah olarak bilmesi daha sonra Allah’a rağmen Allah izin vermese bile herhangi bir varlığın Allah’ın izin vermediği şeye güç yetireceğine itikad edip inanmasıdir.
ÇÜNKÜ ŞİRK ANCAK MUHAL OLANDA YANİ BAŞKA BİR İLAHIN VARLIĞINA İTİKAD ETMEKLE GERÇEKLEŞİR.