Hakimiyet meselesinde temel usulü oturtamayınca ayet, hadis vs. Okunduğunda delil sunulmuş sanılıyor. Unutmayın nakilden önce usul gelir.
Bugün tekfir ehli,oy kullanan toplumu Allah’ın teşrisini bir başkasına vermek suretiyle Tağutun teşrisine itaat edildiğinden dolayı tekfir edilmesi gerektiğini iddia ediyor.Hüküm ve hakimiyet ile ilgili ayetleride getirip genel bir hüküm çıkarıp havada uçan kuş tekfir ediliyor. Tarihte benzer usule sahip olanlar tam olarak haricilerdi, (kimseye harici demiyorum) şöyleki Razi’nin ifade ettiği şu cümle üzerinde biraz tefekkür edin sonra geri kalan kısımları okuyun 😊
Tevbe/31 tefsiri…“Eğer Allah teala onları haham ve ruhbanlara itaat etmeleri sebebiyle tekfir ettiği için, bundan, hâricilerin dediği gibi fâsıkların da küfrüne hükmetmek gerekir. ‘Çünkü fâsık da şeytana itaat etmektedir’ denirse, şöyle cevap verilir:Fâsık her ne kadar şeytanın davetini kabul ediyorsa da onu tazim etmemekte, hatta ona lanet etmekte ve hakir görmektedir.Ancak bunlar ise ahbar ve ruhbanların sözlerini kabul etmekte ve onları tazim etmektedirler.Bu yönden aralarında fark ortaya çıkmaktadır.”
Razi’nin de ifade ettiği gibi aslında her fasık şeytana itaat etmektedir. Şimdi Kur’an’a göre Şeytan kimdir?
Şeytan; Allah’ın dinine mukabil en büyük teşriyi yapan kişidir. Aynı şekilde şeytan en büyük Tağuttur hatta tağutların ilk ve öncüsüdür.
Şöyle ki; Allah’u Teâlâ Bakara/168 de şöyle buyurur;
Ey insanlar! Yeryüzünde bulunan maddelerin helâl ve temiz olanlarından yiyin; şeytanın peşinden gitmeyin, çünkü o apaçık düşmanınızdır.
169 da ise “Kötülüğü, çirkinliği ve Allah hakkında bilmediklerinizi EMREDER” buyurmaktadır.
İslam alimleri bu ayetleri tefsir ederken, Beyzavi; Şeytanın haramı helal ettiğini ifade eder. Taberi; Sizin düşmanlığınızın sebebi, onun Allah’ın şeriati ve ahkamina muhalif olmasındandır. Diyerek ifade eder. Şeytanın yolu şeklinde gelen ayetleri bir araya getirince, tefsirleri de inceleyince Şeytanın apaçık bir şekilde teşri yaptığını ve ittiba edilmemesi gerektiği ifade edilmiştir.
Yani birinci nokta Şeytan teşri yapar ve insanlara emreder.
Şeytan aynı zamanda en büyük tağuttur. Nahl/36 da Taberi ictinab edilen tagutu, şeytan diye tefsir etmiştir. Kurtubi de aynı şekilde Şeytan, Put… Demiştir. Hz.Ömer’de Tağutun şeytan olduğunu ifade etmiştir. Özetle
Diğer önemli nokta Şeytanın baş tağut oluşudur.
Bu temellendirmeden sonra asıl noktaya gelelim, Şeytan hem teşri yapıcı hemde baş tağuttur.
İtikadı devre dışı bırakıp sırf amellerinden dolayı tekfir eden, tekfirciler neden Baş tağuta itaat edenleri tekfir etmiyorlar?
Bir örnek ile sonlandırayım. Mesela Baş Tağut, İçkiyi helal kılarak size içki içmeniz emreder. Yani hem teşri yapar hemde emreder. Buna uyan bir müslüman ise tağuta amelen itaat etmesine rağmen tekfir edilmez çünkü itikad etmemiştir.
Ama ondan daha küçük tağutlar (istihlal yapıp emredeni söylüyorum) reddedilmesine rağmen itikad edilmemesine rağmen itaat edilince şirkle itham ediliyor.
İşte bu gerçek anlamda bir çelişkidir.